|
Altıncı Gün (27 Aralık 1914)
Kroki: 27 Aralık 1914
10'uncu Kolordunun başına gelen talihsizlik, 11'inci Kolordunun pasifliği, 9'uncu Kolorduyu çok müşkül durumda bırakıyordu.10'uncu Kolordu henüz Beyköy’deydi, onun için 9'uncu Kolordu beklemeye başladı. Bu geçen zaman da aleyhimizeydi. Bu arada Enver Paşa geriye döneni derhal kurşuna diziyor, bu durum içinde siperlerin yanında bir ağaç dibinde çok genç bir zabit vekiline rast geliyor: “Niye kaçtın?”, “Kaçmadım, bütün takımım şehit düştü, yapayalnız kaldım!” Enver Paşa derhal emrini veriyor: “Bunu kurşuna dizin!” Tümen Komutanı Arif Bey o genci çok iyi tanıyor. Henüz onyedi yaşında bir çocuk. Harbiye'de öğrenciyken gönüllü gelmiş. İlk savaşlardan beri o kadar yararlılık göstermiş ki asteğmenliğe yükselmiş. Herkes şefaat diliyor, nafile, emir emirdir: “Kurşuna dizin!” Ertesi gün zafer olur da unutulur diye bekleniyor. Fakat zafer olmuyor. Enver Paşa da emrini unutmuyor ve yineliyor.
Sarı benizli, ince boyunlu, yarı donmuş, pabucu yırtık tüysüz çocuk kurşuna dizilirken gözünü bağlatmıyor.
“Manga ateş!”
Yere dümdüz değil, bir soru gibi kıvrılarak düşüyor. Anlaşılamayan bir soru gibi...
Kroki: 27 Aralık 1914
10'uncu Kolordu Beyköy’e indiği zaman, harekât başındaki 30.000 kişiden 12.000 kişiye düşmüştü.
Bugün de 11'inci Kolordu, cephedeki düşmanın serbestçe çekilmesine müsaade ediyordu. Hâlbuki şiddetle taarruz edip düşmanı cephede tespit etmesi gerekiyordu. Muharebenin gidişatı buna bağlıydı. Hüseyin Ağayurt Dağı ve Çamurlu Dağı Rus'ların elindeydi. Emniyetimizi kısıtlıyordu.
|